“ÖZGÜNER POLAT” ve “ÇAĞIN POLİSİ”
-Çağın Polisi Dergisi Editörünün Ardından-
‘Dergiler
insanların bilgi, düşünce paylaşımını gerçekleştirdikleri bir arenadır. ‘Suyu
Arayan Adam’ gibi mücadele azminizi hiç bırakmayın. Bir kıvılcımı, bir çakıl
taşını önemsemeyip geçmeyin. Küçük şeyler paylaşıla paylaşıla büyürler.
Birbirlerine, gelecek kuşaklara örnek olurlar. Mesleki ve yaşam deneyimlerinizi
paylaşın ki; sizden sonrakiler cesaret bulsun, daha az hata ile daha iyi hizmet
üretsin, daha güzel gelecek kurmalarına katkınız olsun.’
Emekli Emniyet
Müdürleri 2001 yılının Nisan ayında “Türkiye
Emekli Emniyet Müdürleri Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği” adıyla
bir birliktelik oluşturmuş ve çıkarmış oldukları aylık derginin adını da “Çağın Polisi” olarak adlandırmışlar.
İlk olarak Ocak 2002 tarihinde ilk sayısı ile yayın hayatına giren bu dergi mesleki
konu ve sorunlar yanında anı, tarih, sosyal, kültürel vb. konulara da değinilen
dergi içeriği ile emekliler dışında, çalışan her rütbedeki personel ile değişik
meslek gruplarından oluşan şahsiyetlere/yazarlara sayfasını açarak daha geniş
bir yelpaze yakalanmaya çalışılmıştır. Beraberinde, İnternet sitesi
geliştirilerek www.caginpolisi.com.tr adresinden
güncel gelişmeler ve mevzuat, okuyucuların hizmetine sunulmuştur.
‘Önemli olan ilkini başarıp gelecektekilere
yolu açmaktır’ …
Bir işe
başlamanın zorlukları yanında işin sürekliliğini sağlayabilmek daha zor
olanıdır. Amaç daha zor olanı da başarabilmektir.
‘Bilgi Paylaşımı, Düşün ve İletişim’
açılarından bir boşluğu dolduran Çağın Polisi dergisinin tutarlı bir çizgide
yayın hayatını sürdürmek; reklamsız, resimsiz, gösterişten uzak sade bir
dergiyi 88. sayılara kesintisiz ulaştırmak kolay olmasa gerek. Bu derginin
kesintisiz yayın hayatında Özgüner
POLAT’ın bir ağabey olarak sağlık koşullarına rağmen öncülüğü, uğraşı, özverisi
ise yadsınamaz bir gerçektir.
“Genel Yayın Yönetmeni’nden” Köşesinden
Son Notlar:
Ocak-2009 /
85. sayıda “Dergimizin 7. Yılını
Doldurmasının Mutluluğunu Yaşıyoruz” başlıklı yazısında, “Türk, Öğün, Çalış, Güven” veciz sözü
ile okurlarına seslenerek;
“Ulu
önderimiz Mustafa Kemal Atatürk sanki bu veciz sözü ile Türkiye Emekli Emniyet
Müdürleri Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Derneğini ve Çağın Polisi dergisi
için söylenmiş. Bu sayımızla 7 yılı bitirdik. 8. yıla büyük öğünç, sevinç ve
gururla giriyoruz. Zannederim yaşı ilerlemiş biz insanlar için 7 yılı doldurmak
öğünülecek bir şey. Bizlerde bununla övünüyoruz. Bizden sonra gelecek yeni
Yönetim Kurulunun bu veciz sözün “Çalış” bölümünü bizlerden daha iyi
yürütecektir. Bu veciz sözün “Güven” kısmına bütün mevcudiyetimizle
güveniyoruz.” şeklinde Derneğin ve Derginin bugünlere nasıl ulaştığını
özetler.
Şubat-2009 / 86.
sayıdaki “8.Yılın Heyecanı Sürüyor” başlıklı
son yazısında ise bir anısını aktararak derginin sürekliliği konusunda “Biz
bu işe gönül verdik. Gönül verilen bir iş başarıyla yürür” dedikten
sonra aşağıdaki son paragrafıyla bir nevi vedaya hazırlanır;
“Sonuçta
bir sayı önce başlık yaptığımız “Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün veciz sözü
bizlere rehber oldu. “Türk, Öğün, Çalış, Güven.” tekrar etmekte bir sakınca
görmüyorum. Öğünüyoruz. Tüm teşkilata sesimizi duyurduk. Dergiyi kabul
ettirdik. Böyle olmasa 81 il ve ilçelerinden makaleler ve abone olma talepleri
gelmezdi. Emniyet Müdürlerinden Polis Memurlarına kadar her rütbeden teşkilat
mensubunun bilimsel makalelerini yayınlıyoruz. Nisan 2009’da Olağan Genel
Kurulumuz var. Bizden daha çalışkan, derneği ve dergiyi daha ileri götürecek
kişilerin yönetime seçilebileceğine inanıyoruz. Ve geleceğe güveniyoruz. Lütfen
Nisan ayında yapılacak Genel Kurulda yönetime girmek için çaba sarf ediniz. Bu
dernek ve dergi hepimizin sesidir. Tüm
okurlarıma sağlıklı, başarılı ve mutlu günler diliyorum.”
Son olarak
2009 yılının Şubat ayı ortalarında dernekte masasının başında çok yorgun ve
nefes zorluğu içersinde sıkıntılı olarak görmüştüm. Zaten o günden sonra
hastalığının nüksetmesi nedeniyle tedavi süreci yeniden başlamış, hastane-ev
arasında adeta yoğun bir mekik dokumasının ardından 2 aya yakın devam eden
süreçte hastalığın pençesinden kurtulamamıştır.
16 Nisan 2009
Perşembe günü dernekten sekreter Filiz’in hüzünlü haberi ulaştırmasının
ardından değerli büyüğümüzü son yolculuğuna uğurlamak üzere Kocatepe camiine
gittik. Kocatepe’den ailesi, yakınları ve sevenleriyle Karşıyaka mezarlığına
geçerek toprağa verirken ayni saatlerde; son yazısında kendi kaleminden
duyurduğu kurucusu olduğu derneğin Olağan
Genel Kurulu gerçekleştirilir. Sonuçta
ölüm öyle ya da böyle bir sebeple tüm canlıların ortak kaderi olmakla birlikte,
diğer yandan da hayat devam etmektedir. Önemli olan
başlatılan mücadelenin daha geniş katılımla sürdürülmesi ve bu geleneğin
kuşaktan kuşağa aktarılmasıdır.
Tıpkı ‘Suyu Arayan Adam’ gibi mücadele azmini
hiç bırakmayan; 1938 yılında Amasya’da başlayan ve yurdun değişik
bölgelerinde/illerinde süren, emeklilik sürecinde de durmak bilmeyen 71 yıllık
bir yaşam mücadelesi 2009 yılının bir bahar günü Ankara’da son bulmuştur.
Güle Güle
Genel Sekreter,
Güle Güle
Genel Yayın Yönetmeni,
Güle Güle
Editör… 16 Nisan 2009
Remzi KOÇÖZ
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.